İSTANBUL (İGFA) – Sıfır emisyonlu D-MAX BEV, pick-up’lardan beklenen yüksek performansı korurken aynı zamanda ticari ve binek araç ihtiyaçlarını da karşılamak üzere geliştirildi. Önde ve arkada yeni geliştirilen e-Aks’lara sahip sürekli dört çeker sistemi, D-MAX BEV’in zorlu yollarda mükemmel performans ve elektriklilere özgü doğrusal bir hızlanma hissini sunarken, gürültü ve titreşim de en aza indiriyor.
D-MAX BEV’in mevcut dizel modeller kadar iyi performans göstermesini sağlayan sağlam bir şasi ve gövde tasarımı bulunuyor. Lityum iyon 66.9 kWh kapasiteye sahip batarya ile donatılan D-MAX BEV, önde 40 kW ve arkada 90 kW iki elektrik motoruna sahip ve toplamda 130 kW güç üretiyor. Daha fazla güç üreten elektrik motorları ise yüksek çekme kapasitesi sağlıyor. Maksimum 1000 kg taşıma kapasitesi sunan elektrikli D-MAX, 3.5 tonluk çekme kapasitesiyle öne çıkıyor.
Tüketicilerin pick-up’ları farklı amaçlarla kullanılmasına karşılık olarak Isuzu, elektrikli D-MAX BEV ile alternatif bir güç ünitesi seçeneği sunacak. Markanın yeni elektrikli aracı öncelikle 2025 yılında Norveç gibi belirli pazarlarda sunulmaya başlanacak. Ardından pazar ihtiyaçlarına ve elektrikli araç şarj altyapısının yaygınlığına bağlı olarak İngiltere, Avustralya, Tayland ve diğer ülkelerde de kademeli olarak satışa sunulacak.
Isuzu’nun otobüs, kamyon ve kamyonet modellerinin üreticisi konumunda olan Anadolu Isuzu, D-MAX’in elektrikli versiyonunu Türkiye’de de satışa sunmak üzere planlamalar yapıyor.
Isuzu Grubu, çevresel sürdürülebilirlik ve karbon nötr bir gelecek vizyonunu benimseyerek, yenilikçi teknolojiler ve sürdürülebilir çözümler üzerine odaklanıyor. D-MAX BEV modeli ile sıfır emisyonlu ulaşımın önünü açarken, çevre dostu ulaşım çözümleri arayışında olan müşterilerine de hitap edecek. Bu adım, Isuzu’nun gelecekteki yeşil enerji taahhüdünün bir parçası olarak, dünya genelinde karbon ayak izini azaltma ve çevre koruma hedeflerine katkı sağlama amacını yansıtıyor. Isuzu, bu yeni elektrikli pick-up modeli ile otomotiv sektöründe sürdürülebilirlik standartlarını yeniden tanımlıyor ve daha temiz, daha yeşil bir dünya için yenilikçi çözümler sunmaya devam edeceğini taahhüt ediyor.
ANADOLU ISUZU 40 YAŞINDA
Türk otomotiv sanayisinin yapı taşlarından biri olan Anadolu Isuzu’nun temelleri 1965 yılında atıldı. Çelik Motor adıyla yolculuğuna başlayan Anadolu Isuzu, 1984 yılında Isuzu Motors Ltd. ile varılan lisans anlaşması ile birlikte Anadolu Isuzu ismini kullanmaya başladı. Geçen 40 yılda, ticari araç segmentinde yurt içinde ve yurt dışında büyük başarılara imza atan Anadolu Isuzu, üretimini bugün Çayırova Şekerpınar’daki “Akıllı Fabrikası’nda” sürdürüyor. 311 bin metrekare arazi üzerinde bulunan 118 bin metrekarelik kapalı alana sahip üretim tesislerinde yıllık 19 bin adet ticari araç üretimi ile birlikte Anadolu Metal adıyla karkas ve ilgili yan ürünleri de üretiyor.
Kamyon, kamyonet, midibüs, otobüs segmentlerinde “Isuzu” markası ile araç üretimlerini ve Isuzu D-Max’in satış ve pazarlamasını gerçekleştiren Anadolu Isuzu, güçlü ürün gamı, yaygın bayi ağı ve satış sonrası hizmetleri ile yurtiçinde 91 yetkili servisi, yurtdışında 44 farklı ülkede 132 servis noktası ile müşterilerine servis hizmeti sunuyor. Anadolu Isuzu, kurumsal sürdürülebilirlik vizyonu doğrultusunda; atıksız, yenilenebilir enerjiye dayalı, refah seviyesi yüksek bir topluma ulaşmak için tüm iş modellerinin ve ürünlerinin gelecekle uyumlu dönüşümünü gerçekleştirmek amacıyla çalışmalar yürütüyor. Yarının koşullarına bugünden hazırlanmanın ve uyum sağlama stratejisinin temellerini Ar-Ge ve inovasyon faaliyetleri üzerine kuran Anadolu Isuzu, Ar-Ge merkezinde fikri hakları tamamen markaya ait olan teknoloji, tasarım ve uygulamalar geliştiriyor. Anadolu Isuzu AR-GE Merkezi, “Türkiye Ar-Ge 250 2022 Araştırması” kapsamında, “Faydalı Model ve Tasarım Tescili” kategorilerinde otomotiv sektöründe ilk sırada yer alıyor.