KONYA (İGFA) – İlk ağaçlandırma çalışmalarına 2002 yılında başlandığına dikkati çeken Konya Şeker, o günden bugüne Konya’nın habitatını değiştirecek ağaçlandırma çalışmaları bir sosyal sorumluluk projesi olarak gördüklerini belirten şirket bugüne kadar, Konya merkezin yanı sıra Altınekin, Beyşehir, Cihanbeyli, Çumra, Kulu, Seydişehir, Kangal Yolu, Bozkır bölgelerinde ağaçlandırma yapıldığını anımsattı.
181 ayrı güzergâhta, 67 orman kurduklarını ve 4 Bin 526 km’lik bir mesafede yolların şarampollerinde karşılıklı olarak ağaçlandırma çalışması yapıldığını ve toplamda ise 19 Milyon 63 Bin ağaç dikildiğiğni kaydeden şirket, bu yıl Çumra Şeker Fabrikası’nda pancarların yıkanması sonucu açığa çıkan toprakların döküldüğü eski atık sahasını ağaçlandırıldıığını hatırlattı.
25 bin metrekare alanda 5 binin üzerinde ağaç dikimi gerçekleştirildiğinin altı çizilen açıklamada, “Bu ağaçların bütün bakımlarını da kurum personelimizle yapıyoruz. Fidanlığımızda ürettiğimiz fidanları daha iyi yetiştirip koruyacak olan üreticilerimize ve kurumlara dağıtıyoruz. Orman alanlarına ve genel olarak ağaçlandırmaya 52 Milyon 362 Bin 748 dolar yani 1 Milyar 413 Milyon 794 Bin 196 lira harcama yaptık. 41 arazöz ile ziraat mühendislerinin de aralarında olduğu 61 kişilik bir ekiple bugüne kadar sıkıntısız bir şekilde ormanlarımızın ve diktiğimiz ağaçların bakımını gerçekleştirdik. Dünyayı sarsan pandemi(COVID) süreci birçok kurum ve kuruluşu olumsuz etkiledi. Sorumluluk sahibi her kurum ve kuruluş sürecin doğal öğretileriyle kendisine yeni bir rota çizdi. Bu rotanın en önemli bileşenlerinden biri hiç şüphesiz tasarruf. Şirketimiz ve iştirakleri de yeni dönem ile birlikte tüm işletmelerimizde tasarrufa yöneldik. Konya Şeker ve bağlı tüm işletmeler geleceğe daha emin adımlarla yürüyebilmek için tasarruf yapmak zorunda. Tasarrufu geleceğin daha büyük ve güçlü markası TORKU için olmazsa olmaz şart olarak görüyoruz” ifadelerine yer verildi.
Orman ve ağaçlandırma sürecinin kuruma büyük bir mali yük oluşturmaya başladığını ve şirketin 2016 yılından itibaren içinde bulunduğu finansal zorlukları da göz önünde bulundurarak, ağaçlandırma faaliyetlerinde tasarrufa gitmeye başlandığının altı çizilen açıklamada, “Belirli bir yaşa gelmiş ağaçların sulanması bırakılmış, daha az maliyet getirecek şekilde çalışmalarını yürütmüştür. Yıllar öncesinden başlatılmış tasarruf tedbirleri son dönemde zam an zaman şirketimiz aleyhine de kullanılan bir argüman haline gelmiştir. Bunu doğru bulmuyoruz. Konya Şeker ve iştirakleri malumunuz büyük bir yükün altındaydı, kamuoyu bunu mali tablolardan zaten görüyordu. Grubumuzun yönetim kurulu ve profesyonel yönetim ekibimiz yoğun bir mesai ile gecesini gündüzüne katarak gerek iç faaliyetlerimizde gerekse ilişkili resmi ve özel taraflarla şirketimizin çok sağlam bir zeminde geleceğe yürüyüşünün mücadelesini verdi. Kurumumuz bunun sonuçlarını almaya başladı ve artık bağımsız mali gözlemcilerin de teyit ettiği finansal tablolarda ve şirket sermayesinde çok belirgin düzelmeler olmuştur, veriler eksiden artıya dönmüştür. Gelinen süreçte oluşturulan mali disiplin ve piyasa gerçeklerine uygun reel üretim ve satış stratejisi ile gurubun tüm ödemeler dengesi ve nakit akışı düzelmiş üreticilerimiz ve tedarikçilerimizin hiçbir şekilde mağdur olmayacağı bir yapıya kavuşmuştur. Bütün bu çalışmalar ortaya koyulan azami gayretle birlikte, grubumuzun tüm çalışanlarının ortaya koyduğu performansla başta Konya Şekerin iştirakleri olan TORKU markamızın üretim tesisleri yük olan değil yükü alan Türkiye iç pazarı ve ihracatta çok daha kontrollü emin adımlarla ilerleyen işletmeler haline gelmiştir. Kaldı ki piyasanın gerçek gözlemcisi bankalar ve finansal kuruluşlar da bu olumlu havayı gördükleri için enerjide ve özellikle gıda grubumuzda son derece makul maliyet ve vade ile borçlarımızı yapılandırmıştır. Grubumuz başta üreticilerimiz olmak üzere sektörde, finans çevrelerinde ve kamuoyu nezdinde eskiden olduğu gibi saygın bir yere gelmişken bir takım saiklerin bu yürüyüşü bozmasına asla müsaade edilmeyecektir” denildi.
Açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
“Kayıt dışı mecralar ve sahte sosyal medya hesapları üzerinden ahkâm kesen bir kısım güruhun maskelerini çıkarıp üreticimize giderek şirketimizle ilgili oluşan sağlam güven ve inançla yüzleşmeleri en büyük tavsiyemizdir. Şunu da belirtelim ki, ağaçların bakımlarını ve sulama işlerini zaten kurum olarak elimizdeki imkânlarla yapıyoruz. Bakımları bitirmedik, bakımdan vazgeçmedik. Dolayısıyla elimizde olmayan nedenlerle artık zaman zaman bu ihtiyacı karşılamada yetersiz kalıyoruz. Buna rağmen tüm imkân ve gücümüzle bu bakım ve sulama işlemlerine devam ediyoruz. Kamuoyunda bir duyarlılık oluşturmak amacıyla sorumluluğunu yürüttüğümüz tüm ağaç dikim alanları ve ormanlarımızda diğer kurum, kuruluş, STK ve vatandaşları da göreve davet ettik. Sonuçta bu memleket hepimizin ve daha yaşanabilir bir dünya için hepimize görevler düşüyor. Bu iyi niyetli kurumsal yaklaşımımızın bazı çevreler tarafından yanlış anlaşıldığını bazı mahfillerce de tezvirata dönüştüğünü üzülerek görüyoruz. Yanlış anlaşılmalara son verme adına diyoruz ki, ‘şirket olarak ağaçların bakım ve sulama işlemlerini gücümüz yettiğince sürdürüyoruz. Elimizde olmayan nedenlerle yetişemediğimiz noktalar var, bu konuda kişi, kurum ve kuruluşların da ortak sorumluluk almalarını istiyoruz.’ Bu konu, üzerinde polemik yapılacak bir konu değildir. Varlığımız, geleceğimiz ve ülkemiz için herkesin çaba sarf etmesi gereken bir konudur. Külfetin bizimle birlikte ilgili diğer kurumlarca paylaşılması herkesin faydasına olacaktır. Bu sayede biz de TORKU ailesi olarak paydaşlarımıza, ortaklarımıza, çiftçimize ve vatandaşa karşı söz verdiğimiz sorumluluğu yerine getirmiş oluruz. Açıkça ifade ediyoruz ki, TORKU olarak dün olduğu gibi bugün de yarın da çevre hassasiyetine, ağaçlandırmaya, daha yeşil ve yaşanabilir bir dünyanın oluşmasına sonuna kadar katkı vermeye devam edeceğiz”.